NELER OLUYOR ?



Dünya ve Türkiye piyasaları kritik bir hal aldı. Yatırımcılar oradan oraya koşuyor ama her piyasada güvensizlik var. Buda gün içinde çok fazla dalgalanmalara neden oluyor.Türkiye içindeki ve çevresindeki olaylar , Orta doğudaki gerginlik durumu , Çin piyasasındaki kötü veriler sonucu borsadaki belirsizlik , Fed faiz artırımının yaklaşması , İngiltere merkez bankasının enflasyon endişesinden dolayı faiz artırımı yapması beklentileri , Türkiye'nin hükümet kuramaması , İşid tehdidinin yayılması sonucu Nato ülkelerinin müdahalesi seçeneği , İran ambargosunun kalkması ile birlikte petrol arzında daha artış beklentisi ile düşen petrol , hızla düşen emtia fiyatları. Bir sürü sebepten dolayı dünyadaki piyasaların kafası karışmış durumda. Yatırımcılar piyasalardan çekiliyor. Bu durum en çok gelişmekte olan ülke piyasalarını vuruyor. Yabancı yatırımcıya ihtiyaç duyan ve dünyadaki 2008 sonra yaşanan para bolluğu ile yabancı yatırımcıları ülkelerine çeken gelişmekte olan ülkelerin piyasalarında bir panik havası mevcut. Gelişmekte olan ülke piyasaları içinde en kırılgan olan piyasada Türkiye piyasası. En kırılgan olmasının en büyük sebebi 2008 yılından sonra para bolluğu zamanı yabancı tasarrufları iyi değerlendiremedi. Fed tahvil alım programı sonsuza kadar sürecek hali yoktu. Elbet parasal genişlemeyi bir gün bitirip , parasal daralmaya gidecekti. Ama Türkiye bunu hiç düşünmedi ve yabancı yatırımcı ile gelen parayla yatırım yapıp  üretimle büyümesi gereken yere , tüketimle büyümeye devam etmesi sonucu bugün Fed faiz artırımı yapınca ne olacağını bilmiyoruz.  Üstüne üstük Orta Doğuda yaşanan olaylarda Türkiye piyasalarını daha güvenilmez hale getiriyor. Şimdi dünya ve Türkiye piyasalarını inceleyelim.

SHANGHAİ ENDEKSİ ( ÇİN BORSASI)



Çin'de bugün açıklanan sanayi şirketlerinin karı geçen yıla göre %0,3 düştü. Bu düşüş Çin piyasalarındaki gergin haldeki yatırımcıların paniklemesine ve büyümedeki belirsizliğin artmasına neden oldu. Bu düşüş ve panik havası bugün Çin borsasında %8,5 luk düşüşe neden oldu. Sanayi şirketlerinin karındaki bu düşüş en son açıklanan %7 lik büyüme rakamlarına şüpheyle bakan insan sayısının artmasına neden olacağı kesin. Bu düşüş devam etmesi halinde büyüme sıkıntısı çeken ve ekonomide bir durgunluk yaşayan Çin ekonomik anlamda daha da sıkıntılı günler yaşayacağı kesin.1. sebep Çin borsasında çok fazla Çin vatandaşının tasarrufları bulunuyor. Borsadaki düşüşler tasarruf sahiplerinin zarar etmesine ve tüketimin azalmasına yol açıyor. 2. sebep ise Çin şirketlerinin çok fazla borcu var. Borsadaki değer kaybı ekonomideki durgunluğu dahada artırıyor ve devasa borçları olan Çin şirketlerinin borcunu karşılayamaz hale getiriyor.

Çin borsalarındaki bu düşüş dünya piyasalarında bir panik yarattı. ABD ve Avrupa borsalarından bugün hızlı değer kaybı yaşadı. 


S&P 500 --- ABD -----   Bugün %1 yakın kayıpla devam ediyor. Çin piyasasındaki endişe ABD piyasalarında satış dalgasına yol açtı. Ama akşama doğru dayanıklı tüketim malı satışında beklenenin üzerinde gelmesi sonucu piyasanın biraz toparlanmasına yol açtı. 



DAX ---- Almanya ----- Almanya piyasaları da Çin piyasasından etkilendi ve %4 yakın bir kayıp yaşadı. Almanya'nın en fazla ihracat yaptığı ülkelerden biride Çin. Çin piyasalarındaki bu düşüş ve sanayi şirketlerinin karındaki düşüş Almanya'nın Çin'e yaptığı ihracatta bir düşüş olma ihtimalini ve bununda Almanya sanayi üretiminde düşüş olmasına neden olması olasılığını artırıyor. Bunun dışında Almanya'da bir çok kişinin ve şirketin Çin borsasına yapmış olduğu yatırım var. Bu düşüşler Çin borsasında tasarrufu olan Almanların kayıp yaşamasına ve bununda tüketime olumsuz yansımasına neden olabilir.

PETROL



2015 yılının başından beri OPEC ve ABD petrol üretiminde arzın artması , talebin düşmesine rağmen petrol üretimini artırıyor. Artan petrol arzı sonucu petrol fiyatları 60$ kadar düştü. Son gelişmeler sonucu İran ile nükleer çalışmalar sonucu anlaşmalar sağlandı. İran'a uygulanan ambargonun kalkması ile birlikte petrol üreticisi bir ülke daha piyasaya girecek. İran'nın da petrol arz etmesi ile birlikte petrol fiyatlarının daha da düşmesi bekleniyor. Bu beklentiler sonucu Brent Petrol 12 günde %9 yakın değer kaybetti. 
Bu durumun Türkiye'ye hem faydası hemde zararı mevcut. 

Yararı: Petrol fiyatının düşmesi ile birlikte Türkiye enflasyon fiyatları aşağı yönlü azda olsa destekleniyor. Buda tüketicilerinin ve üreticinin yararına bir durum. 

Zararı: Petrol fiyatlarının düşmesi Rusya'nın kötü ekonomisinin daha da kötüleşmesine neden oluyor. Rusya büyük petrol ve doğal gaz rezervleri var. Ekonomik olarak kötü günler geçiren Rusya petrolden istediği geliri sağlayamaması ekonomik olarak toparlanamamasına neden oluyor. Buda Rusya'ya ihracat yapan ülkemizdeki tarım ve sanayi üreticilerini olumsuz etkiliyor. İhracat olarak sıkıntı yaşadığımız şu günlerde ekonomisinin durgunlaşmasına neden oluyor.


TÜRKİYE PİYASALARI





Türkiye piyasalarında çok hızlı düşüşler mevcut. Hükümet kurulamaması ve yaşanan terör olayları sonucundan piyasadan yatırımcılar hızla çıkış yapıyor. Bist-100 endeksi terör olaylarının başladığı ilk günden bugüne kadar %6,5 değer kaybı yaşadı. Türkiye'nin kırılgan yapısı , Fed faiz artışının yaklaşmış olması ve ekonomik durgunluktan dolayı piyasalar dalgalanmalar içinde.
TL Dolar karşısında 1 haftada %4,32 değer kaybetmiş durumda. Jeopolitik riskin yukarı doğru çektiği kur çarşamba günü Fed toplantısından sonra çıkmasını beklediğim eylülde faiz artırımı ile daha da yukarı çıkarak rekor kırması muhtemel. 
TL Euro karşısında da 1 haftada %7 değer kaybı yaşadı. Yunanistan krizinin kısmen aşılması ve jeopolitik riskler kuru yukarı çekiyor. 
Türkiye için en kötü senaryoyu burada açıklayayım. Umarım bunlar gerçek olmaz. Türkiye hükümet kurulamaması bir erken seçim kararı ekonomik olarak çok büyük durgunluğa girmemize neden olur. Seçim hazırlıkları başladığı sırada eylül ayında Fed faiz artırımı geliyor. Bunun gerçekleşmesi ikinci darbeye neden olur. Sonra derecelendirme kuruluşları not verecekler. Muhtemel bu kötü gidişata birde not düşmesi eklenir. Bunların üçünün gerçekleşmesi Türkiye ekonomisini uzun süre kapatılamayacak yaralar açar. Birde şirketlerimizin Dolar ile borçlanmaları var. Ve terör meselesi de çözüme kavuşmaz ise Türkiye bunların hepsinin altından kalkması çok zor. İşte asıl o zaman ekonomik çöküntü başlar. Üretimin sınırlı olduğu sanayimiz durma noktasına gelir , ihracatımız durur , ithalatımız durur. Tüketim çok alt seviyelere iner . Bu durumda Türkiye'de iş yapan yabancı yatırımcıda Türkiye piyasasından çıkması muhtemel. Ne zamandır herkesin söylediği Türkiye ekonomisinin tehlikede olduğu buydu. Türkiye ekonomisi kırılgan bir yapıya sahip. Ama savurganlık ve egolarımız yüzünden işte bu noktadayız. Umarım dediklerim gerçekleşmez ve bu seviyelerden ekonomi yukarı doğru çıkar.

Türkiye CDS ve Faiz



Artan olaylar ve ekonomik büyümedeki yavaşlama neticesinden CDS arttı. CDS bir ülkenin risk pirimini gösteren bir endekstir. Türkiye'deki faizlerin yüksek olmasının sebeplerinden biride bu yüzdendir. Örneğin normalde faizler %3 olması gerek ama %7,5. İşte aradaki %4,5 fazlalık risk primidir. Risk primi vererek ülkemize yabancı yatırımcı çekmeye çalışırız. Bizim ülkemiz ABD'den yatırım yapmak için daha risklidir. Çünkü bizde enflasyon daha yüksek ve diğer enstrümanlar daha oynak bir yapıya sahip. Yatırımcının ABD değilde Türkiye'ye yatırım yapması için daha yüksek faiz veriyoruz. 2015 senesinin başından beri yaşanan merkez bankası krizi , Bank Asya krizi gibi etkenler sürekli CDS'nin yükselmesine neden oldu. Ve en son yaşanan terör olayları CDS'nin 240 çıkmasına neden oldu. Yani yaşanan her olumsuz olay bizim ekonomimizi etkiliyor. Her yaşanan kötü olay sonrası ülkemize yabancı sermayeyi çekebilmek için daha fazla faiz vermemize neden oluyor.


Yukarıdaki grafikte politika faiz (1 hafta repo faiz) oranları ile gösterge ( piyasa) faiz oranlarını görüyoruz. TCMB belirlediği faiz ile gösterge faiz arasındaki makas git gide açılıyor. Buda demek oluyor ki TCMB ile piyasa arasındaki bağlantı git gide kopuyor. Merkez bankasının faiz artıramamasının en temel nedeni bu sene içinde siyasilerle yaşadığı kriz. Bu olaylar zinciri merkez bankasının üzerindeki baskıyı arttırdığı için merkez bankası başkanı istediğini yapamıyor. Ve buda merkez bankasının piyasadan uzaklaşmasına ve müdahale yeteneğini yitirmesine neden oluyor. 

Comments